Miras Dergisi

Türkçe Çevirilerde Allah’ın İsimleri

Allah’ın isimleri nasıl çevrilmeli? Bu konuda çeşitli düşünceler vardır. Türkiye’deki kiliselerde bile birçok farklı fikirler vardır çünkü bu konu çok önemlidir, Allah’ın kimliğiyle ilgidir. Bu konuyu doğruca anlamak için, bugüne kadar nasıl çevrildiklerini bilmeliyiz. Kutsal Yazıların bütün terimleri, tercümanın derin araştırmasını, pür dikkat, canı gönülden adanma ve bol dua ile çalışmasını gerektirir. Allah isimleri ise –YHWH (Yahve), Elohim, Adonai, Teos, Kurios vb.- Allah’ın kimliğinin başlangıç noktası sundukları için, kat kat daha fazla gerektirir. Hamdolsun, bugüne kadar Türkçe Kutsal Kitap çevirisi yapanlar, işlerinin kıymetini bildiler ve Allah onlardan bir sürü eser çıkarttı. Bakalım, onlardan neler öğreneceğiz.

Orijinal Metinlerde Allah’ın İsimleri

Çevirilerine bakmadan önce, orijinal metinlerden bahsetmek gerek. Kutsal Kitap -Tevrat, Zebur ve İncil birlikte- 3 farklı dilde yazılmıştır. O yüzden Allah’ın birçok ismini taşımaktadır. Örneğin ‘Allah’ veya ‘Tanrı’ anlamıyla gelen dört isim vardır: El, Elohim, Elah ve Teos. İlk ikisi İbranice, üçüncüsü Aramice ve dördüncüsü ise Yunancadır. Üstelik, aynı dilde yazılan kitapların arasında çeşitli üsluplar ve konular vardır. Bunun üzerine Allah’ın bir ismi, bir bölümde çok yaygın olur ve diğer bölümde hiç bulunmayabilir. Örneğin, Musa’nın beş kitabın hepsinde, İbranice en yaygın olan Allah’un üç ismi –YHWH, Elohim ve Adonai– bulunur ama Vaiz kitabında yalnızca Elohim bulunur. Vaiz kitabında YHWH ve Adonai yoktur. Ayrıca Eyüp kitabı gibi Kral Davut’un çağından önce yazılan kitaplar, El Şaddai ismini (2001 Kutsal Kitap Yeni Çeviri’de ‘Her Şeye Gücü Yeten Tanrı’ olarak çevrilmiştir) yaygın olarak kullanır ve Adonai Tsevaot ismini (2001 Kutsal Kitap Yeni Çeviri’de ‘Her Şeye Egemen Rab’) hiç içermez. Aksine, Yeşaya kitabı gibi Kral Davut’tan sonra yazılan kitaplarda Adonai Tsevaot yaygın kullanılır ve El Şaddai ismi bulunmaz. Buna benzer ayrıntıların hepsini bir çeviri açık ve akıcı bir şekilde aktaramaz ama Allah’ın kelamı söz konusu olduğu için, tercüman elinden geleni yapmalı.

Yukarıda verilmiş örneklerin hepsi İbranice yazılan bölümlerdendir. Eski Ahit’teki bazı bölümler Aramice de yazılmıştır. Tercüman İbranice ve Aramice olan Allah’ın isimleri arasındaki farklılıklar üzerinde çalışmalıdır. Bu iki dil birbirlerine benzerler fakat Yeni Ahit’in tümü bambaşka bir dilde yazılmıştır: Yunanca (Grekçe). Aslında Yeni Ahit’teki Allah’ın isimlerini anlamak için, ilk olarak yıllar önce çevrilmiş “Septuaginta” adlı Eski Ahit’in Yunanca çevirisinin (M.Ö. 200 civarında bitirilmiştir) araştırılması gerek, çünkü Yeni Ahit’i çok etkilemiştir. İsa ve havarileri dünyada yaşadıkları zaman, Septuaginta birçok ülkelerde kullanılıyordu. O yüzden Yeni Ahit, Eski Ahit’ten alıntı yaptığında bunu doğal olarak Septuaginta’dan aldı. Dolaysıyla Yeni Ahit’teki Allah’ın isimlerini doğru anlamak için, tercüman ilk önce İbranice ve Aramice Allah isimleri üzerinde araştırma yapmalı, sonra ise Septuaginta’da onların nasıl çevirdiğini öğrenmelidir. Nihayet artık Yeni Ahit’teki Allah isimlerini doğruca anlayabilir.

Örneğin Septuaginta’nın çevrildiği zamandan ta bugüne kadar, Allah’ın özel ismi olan YHWH‘i hiç söylenmez. Allah’a saygı göstermek için, Yahudiler O’nun özel ismi olan YHWH’iağızlarına almazlar. Tevrat ve Zebur okuduklarında YHWH ismine rastlayınca onun yerine Adonai (‘Efendim’) veya hash-Shem (‘O İsim’) derler. Bu geleneğe göre, Septuaginta’da hem YHWH ismi hem de Adonai ismi, Kurios ‘Efendi’ ile çevrilmiştir. Buna göre orijinal Eski Ahit metinlerde YHWH ve Adonai isimlerin bulundukları ayetlerde, Septuaginta çevirisinde yalnız Kurios bulunur. Bu tercüme yöntemi ile birçok buna benzer yöntemler Yeni Ahit’i çok etkilemiştir. Bir çeviri bu ayrıntıların hepsini akıcı bir şekilde aktaramaz. Tercüman hedef kitlesinin anlayabileceği kadarını aktarmaya çalışmalı.

Kutsal Kitap Türkçe Çevirilerinin Yöntemleri

Allah Türkçe konuşanlara zaten zengin bir çeviri hazinesini bahşetti. 2018 yılında çıkmış olan Dil Değişir Kelam Değişmez‘in önsözünün anlattığı gibi,[1] 1660’lardan beri Türkçe Kutsal Kitap çevirileri yapılmaktadır. Bu çeviri hazinesinde, Allah’ın isimleri hakkında birkaç yöntem görürüz. Kullanılan yöntemler, üç farklı yöntem gruplarına bölünebilir: (1) Tutarlı bir şekilde Allah kelimesini kullanan, (2) tutarlı bir şekilde Tanrı kelimesini kullanan çeviriler ve (3) serbest çeviriler. Her üç gruptan, örneklere bakacağız ama ilk olarak tercümanlık teorisinde durmamız lazım.

Allah isimleri ve tutarlılık

‘Tutarlı’ ve ‘serbest’ ne demek anlamak için, tercümanlık tekniklerine gelelim. Hiçbir çeviri tamamen tutarlı olamaz. Dillerin aralarında farklılıklar dağlar kadar büyüktür. Tutarlı bir çeviri akıcı olamaz, doğru anlamı taşıyamaz. Bazı terimler bir dilde o kadar geniş anlamlar verir ki başka bir dile on taneden fazla kelimeyle çevrilmesi gerekir. Örneğin Eski Ahit’te, İbranice eved kelimesi 809 kez geçer. Bu geniş kavram için, Türkçe dilinde çeşit çeşit kelimeler vardır. 2001’de çıkan Kutsal Kitap Yeni Çeviri’de bu 10’dan fazla farklı kelimeyle çevrilmiştir.[2] Bu Türkçe kelimeler bulundukları ayetlerde doğru anlamı taşıyor, fakat hiçbiri her ayette doğru anlamı taşıyamaz. Buna benzer çok örnek sunulabilir.

Ayrıca dillerde farklı dilbilgisi kuralları vardır, bu yüzden de Allah’ın isimleri hem tutarlı hem akıcı olarak çevrilemez. YHWH ismini Allah olarak çevireceğiz dersek, bu olabilir. Fakat tamamen tutarlı bir şekilde çevirirsek iyi olamaz. Türkçe’nin gramer kurallarına tam uygun olarak ‘Dirildi’ diye bir cümle olabilir. Fakat İngilizce kurallarına göre bu cümle devrik olur. Çünkü öznesi belli olmalı. ‘O dirildi’ veya ‘İsa dirildi’ gibi özne açık bir şekilde söylenmeli. Allah’ın isimleri de buna benzer şekilde dilbilgisi kurallarından etkilenir. O yüzden, Allah’ın isimleri yalnız tutarlı sayılır bir şekilde çevrilebilir.

Türkçe Kutsal Kitap çevirilerine dönersek, Allah’ın çoğu ismi bunun gibi tutarlı sayılır şekilde çevirmiştir. Tercümanlar, hedef kitleyi düşünerek her orijinal Allah ismi için en uygun karşılılığı seçtiler. Sonra ise ayetin cümle yapısına göre, onun karşılığıyla, bir zamirle veya ‘Dirildi’ cümlesindeki gibi açık tek bir kelime yazmadan Allah isimlerini çevirmişlerdir. Şimdi örneklere bakalım.

İlk Kutsal Kitap Türkçe çevirisi 1666 yılında bitirilmiştir.[3] Bu ilk çeviri ile onun 1819 kopyasında Allah’ın isimleri biraz serbest bir şekilde çevrilmiştir, aşağıda bunu ayrıntılı bir şekilde inceleyeceğiz. Kieffer tarafından revizyonu yapılan 1827 Kitabı Mukaddes’te,[4] Allah’ın isimleri tutarlı bir şekilde çevrildiler ve bu, daha sonra yapılan çevirilere örnek oldu. Bu yıl çıkacak olan Halk Dilinde Kutsal Kitap hariç (HAKK’ın Yeni Ahit bölümü 2012’de Halk Dilinde İncil olarak basılmıştır), 1827 KM’den sonra gelen Türkçe çevirilerin hepsi ondan örnek alıp Allah’ın isimlerini tutarlı sayılır bir şekilde çevirmiştir. Tablo 1, Türkiye kiliselerde kullanılmış ve kullanılmakta olan çevirileri gösterir.

Tablo 1: Kutsal Kitap Türkçe Çevirileri (YA = Yeni Ahit)[5]

Ali BeyKiefferTurabi EfendiSelim EfendiKMKMKKHADİ
1666YA 18191827Yar Mez 1852YA 1857YA 1866Mez 1868Yeş 1876Tevrat 1877188619412001YA 2012
Osmanlı Türkçesi (Arap harflerinde)Çağdaş Türkçe
SerbestTutarlı sayılır: KK Tanrı’lı, diğerler Allah’lıSerbest

Tablo 1’in gösterdiği gibi, yalnız Ali Bey’in 1666’da bitirdiği ilk Türkçe çeviri, onun 1819 kopyası ve onlardan ilham alan Halk Dilinde İncil hariç, Türkçe çevirilerin hepsi Allah isimlerini tutarlı sayılır bir şekilde çevirdiler. 1827’den 2001’e kadar, bütün çeviriler tutarlı, Allah kelimesini içeren çevirilerdir. 2001 Kutsal Kitap (ikinci baskısı, 2008) tutarlı, Tanrı kelimesin içeren bir çeviridir.[6]

Tablo 2, üç farklı gruba örnek olarak 1666 Ali Bey, 1941 KM[7] ve 2001 KK’tan bir ayet gösteriyor. Tablo en yeni çeviriyle başlıyor. Orijinal İbranice metne göre, Mısır’dan Çıkış 2:23-25’te Allah’ın ismi olan Elohim ismi 5 kere bulunuyor. Kutsal Kitap çeviri takımı akıcı bir çeviri sunmak isteyerek her beş ismi açık bir isimle çevirmedi. Çeviri takımı, Elohim için ‘Tanrı’ kelimesini seçti ama iki kere yazmak daha açık ve akıcı olur diye düşündüler. 1941 KM ise, tutarlı bir şekilde Allah ile çevirdi. İlk 1666 çevirisi tutarlı değildir. Üç farklı Allah ismi kullanılmıştır: Cenab-ı İzzet, Cenab-ı Hak ve Cenab-ı Bari.[8]

Tablo 2: Mısır’dan Çıkış 2:23-25

2001 KKAradan yıllar geçti, bu arada Mısır Kralı öldü. İsrailliler hâlâ kölelik altında inliyor, feryat ediyorlardı. Sonunda yakarışları Tanrı’ya erişti. Tanrı iniltilerini duydu; İbrahim, İshak ve Yakup’la yaptığı antlaşmaya anımsadı. İsraillilere baktı ve onlara ilgi gösterdi.
1941 KMVaki oldu ki, o çok günler geçerken, Mısır Kralı öldü. İsrail oğulları kölelik sebebiyle inlediler ve feryat ettiler. Kölelik sebebinden onların figanı Allah’a çıktı. Allah onların iniltilerini işitti ve Allah İbrahim’le, İshak’la ve Yakub’la olan ahdini hatırladı. Allah İsrail oğullarını gördü ve Allah’a malûm oldu.
1666 Ali Beyve niçe eyyâmdan soŋra Mısır pâdişâhı öldü ve benî İsrâʾîl kullukdan âh ėdip feryâd ėtdiler de kulluk sebebinden olan feryâdları Cenâb-ı ʿİzzete çıkdılar Cenâb-ı ʿİzzet dahi feryâdını işitdi hem Cenâb-ı Hak İbrâhîm İshâk ve Yaʿkûb ile ėtdiḡi ʿahdini hâtırına getirdi ve Cenâb-ı Bârî benî İsrâʾîli görüp Cenâb-ı Bârîye niyetce maʿlûm oldu

Her üç çeviri, İbranilerin yakarışları kime ulaştı, kim onları duydu, kim ahdi hatırladı, kim gördü ve kim ilgi gösterdi, bunları doğruca ifade ediyor; hepsi Allah’tır. Fakat aynı zamanda Elohim’in kim olduğunu farklı bir şekilde açıklıyor.

Bu örnekten, Türkçe Kutsal Kitap çevirisinin çoğunun Allah isimlerini tutarlı sayılır bir şekilde çevirdiğini görüyoruz. 1666 Ali Bey çevirisi farklıdır. Fakat bütün 1666 çevirisine bakıp çok da fazla serbest bir çeviri olmadığını anlarız. Elohim serbestçe çevrildi ama Allah’ın diğer isimleri –YHWH, Adonai, Şaddai,vb.-tutarlı sayılır bir şekilde çevrilmişlerdir. Tablo 3 bunu açıklıyor. Yine Mısır’dan Çıkış bölümüne bakıp Allah’ın özel isimleri olan YHWH ve Adonai isimlerinin nasıl çevrildiğini görelim.

Tablo 3: YHWH ve Adonai, Mısır’dan Çıkış

Orijinal İbranice2001 KK1941 KM1666 AliBey
YHWH Mısır’dan Çıkış: 398RAB 371RAB 386Allâh (Teala) 396
Adon(ai) Mısır’dan Çıkış: 8[9]Rab 7 Egemen 1Rab 4 RAB 4Rabb 6 Allâh 1

Gördüğümüz gibi, her üç çeviri YHWH ve Adonai isimlerle ilgili tutarlı sayılır. 1941 KM, yeni Latin harflerine henüz alışmakta olduğu için Adonai için kendi sistemini azıcık yarım bırakmış ama sistemi belli; YHWH = RAB ve Adonai = Rab. 2001 KK da aynı sistemi kullandı. ‘Egemen’ ise bir istisna değil, hatta çok titiz bir sistem gösterir. Mısır’dan Çıkış 23:17 ayetinde bulunan Adon YHWH’i, 2001 Kutsal Kitap’ta hep‘Egemen RAB’ olarak çevrilmiştir. Yoksa normal Adon = Rab ve YHWH = RAB karşılıkları, ‘Rab RAB’ yapardı. 1666 çevirisi sadece Elohim’i ve Yunanca olan Teos’u serbestçe çevirdi, diğerleri tutarlı sayılı şekilde çevrildi. Allah’ın isimlerini biraz serbestçe çevirdi.

Allah’ın özel ismi

Türkçe Kutsal Kitap çevirileri arasında, tutarlıktan başka Allah isimlerle ilgili daha büyük fark vardır. 1666 yılındaki ilk çeviri, YHWH’i ‘Allah’ diye çevirdi. Gördüğümüz diğer çeviriler, RAB diye çevirir. İlginç olan, 1666 çevirisi ve onun 1819 kopyası hem Allah hem de Tanrı kelimelerini kullandı ama sonraki basımlar ya Allah ya da Tanrı kelimelerini kullandılar. Şimdi soralım, 1665 ilk çevirisi niye Elohim’i ve Teos’userbestçe çevirdi? Her iki farklılık özel isimler konusuyla ilgilidir. Bunu anlamak için, yine dilbilime dönelim.

Özel isimler, gramer kurallarına göre diğer isimlerden farklıdırlar. Mesela, eşimin ismi Melissa. Onu birileriyle tanıştırdığımda ‘Melissam eş’ diyemiyorum. ‘Eşim Melissa’ demem gerek. İshak Peygamber Türkçe bilseydi, hiç ‘İbrahimim baba’ demezdi, ‘babam İbrahim’ derdi. Buradan anlıyoruz ki, bir sürü kelime aynı kişiyi kastedebilir, İbrahim, baba, vb. ama iki-üç ismi birlikte kullandığımızda, bu kişinin daha özel olduğunu görürüz. Bu özellikle ilgili birçok noktayı konuşabiliriz ama bu noktalardan bir tanesi hem kolay hem de konuştuğumuz konuyla ilgilidir. Özel isim olan ‘babam İbrahim’ gibi isimler -im, -sı, -iniz, vb. ekler almaz, daha az özel olanlar alır.

İbranice Allah isimlerine dönelim. Hangisi Allah’ın özel ismidir? YHWH mi? Elohim veya Adonai mı? YHWH’dir ve beklediğimiz gibi, orijinal İbranice metinlerde YHWH hiçbir ayette -im, -sı, vb. gibi ekler almaz. YHWHim veya YHWHsi gibi hiçbir ifade karşımıza çıkmaz.1666 yılındaki ilk Türkçe Kutsal Kitap çevirisi bu özelliğe önem verdi. 1660’larda -ve galiba bugünlerde Türkiye’nin büyük kısmında olduğu gibi- O’nun özel ismi Allah’tı. O yüzden 1666 çevirisinin tercümanı olan Ali Ufki, özel isim olan YHWH’iAllah ve Allah Teala olarak çevirdi. Ondan sonra, Elohim için bir karşılık arayınca, Tanrı’yı seçti. Yukarıda yalnız Mısır’dan Çıkış 2:23-25’i okuduk.  Ancak 1-8. bölümlerin hepsini okusaydık, 50’den fazla kez Elohim isminin bulunduğunu ve40’tan fazla kez Tanrı veya Tanrı Teala olarak çevrildiğini görürdük. Mısır’dan Çıkış ve birçok Eski Ahit bölümünde, bazı bölümlerde Elohim ismi serbestçe çevrilir ama gitgide daha çok Tanrı ve Tanrı Teala olarak çevrilmeye başlanmıştır. Vaiz bölümünün tümünde Elohim’i Tanrı ve Tanrı Teala olarak çevirmişti. O yüzden Ali Bey’in sistemini şöyle özetleyebiliriz; YHWH = Allah (Teala) ve Elohim = Tanrı Teala ve bazen diğer isimleri. Yani Allah ismi zaten YHWH için kullanıyor diye Elohim için Tanrı ismini seçti. Fakat Tanrı kelimesi yetmeyebilir diye düşünerek bazen Elohim’i serbestçe çevirmeye karar verdi, Mısır’dan Çıkış 2:23-25’te gördüğümüz gibi.

1827 revizyonunda, daha tutarlı bir yöntem kullandı ve etimolojiye önem verdi. Dil bilimciler, İbranice Elohim ve Arapçadan alınan Allah kelimelerinin aynı kökten geldiğini açıklıyor. O yüzden 1827 revizyonu Allah’ı, Elohim için kullanmayı uygun gördü. Ondan sonra, YHWH için nasıl bir karşılık olur diye düşündüğünde, birçok modern dillerin yaptıkları gibi Septuaginta’dan örnek alarak ‘Efendi’ anlamıyla gelen Rab kelimesiyle çevirdi. Yine Septuaginta’dan örnek alarak Adonai için de Rab kelimesini kullandı. Osmanlıca metinler Arapça harfleriyle yazıldıkları için YHWH = Rab ve Adonai = Rab. Latin harfleri kullanılmaya başladığında, büyük-küçük harflerle ayırıp YHWH = RAB ve Adonai = Rab sistemini görüyoruz, 1941 KM’te yapıldığı gibi.

Bunun üzerine, 2001 Kutsal Kitap’a kadar her Türkçe Kutsal Kitap çevirisinin Allah ile başladığını düşünebiliriz. 1941 KM gibi, çoğu etimolojideki bağlantıyı görüp Allah kelimesini, Elohim için kullandı. 1666 çevirisi ise özel isim konusunu düşünerek Allah kelimesini, YHWH için kullandı. Buradan yola çıkarak sistemlerini kurmaya devam ettiler.

Fakat beklediğimiz gibi, her iki sistem de mükemmel, sorunsuz çeviri yapamamıştır. 1665 çevirisinin sorununu zaten gördük. Ali Bey Elohim için yeterli bir karşılık bulamadı. Diller o kadar farklı ki YHWH, Elohim, Adonai, vb. içintamamen aynı karşılığın bulunabileceği beklenmesin. O yüzden Ali Bey, Elohim ismini çevirdi ama keşke okuyucuya bir ipuçu verebilseydi.Etimolojiye önem veren çeviriler ise tutarlıdırlar ama ortaya tuhaf Allah isimleri çıkartırlar. Mesela, YHWH -imiz eki gbi ekler almaz fakat Elohim alır. O yüzden orijinal metinlerde Elohimimiz YHWH gibi ifadeler yaygındır. Dolaysıyla 1941 KM’te ‘Allahımız Rab’ gibi ifadeler bulunuyor. Fakat ‘Allahımız Rab’ için internetten arama yaptığımızda, yalnız Hristiyan siteleri çıkar. Çünkü Türkçe konuşanların çoğu Allah’ı özel isim olarak kullanıyor, Rab değil. Yani ‘Rabbimiz Allah’ olur ama ‘Allahımız Rab’ denmez, yalnız tutarlı şekilde Allah kelimesini kullanan Kutsal Kitap çevirilerinde bulunur. Bunlar da tam tutarlı olamazlar, iki kez “Rab RAB” olmasın diye 2001 Kutsal Kitap versiyonu, Adon YHWH için ‘Egemen RAB’ gibi bir ifade kullanır. Ama bu sorunları abartmayalım. Hepsinin anlamı doğru gelebilir, ama biraz tuhaf da görünebilir. 

Sonuç

Çeviriler üzerinde yapılan araştırmalar, okuyucuların bir metin devamlı okurlarsa, giderek doğru anladığını gösteriyor. Bir okuyucu ilk okuduğu zaman doğru anlamazsa da okumaya devam ederse anlamı çözer. O yüzden hem Tanrı hem de Allah kelimesini kullanan çeviriler doğru anlamı verir. Serbest ve tutarlı çeviriler doğru anlam verebilirler. Kilise zaten sorunlu Kutsal Kitap çevirisini kabul etmez. O yüzden, güvenli bir şekilde şunu diyebiliriz: Allah da olsa, Tanrı da olsa, tutarlı da olsa, serbest de olsa, okuyucu anlamak isterse, anlar -inanmak farklı bir konu tabii. Allah tercümanlara yeterince akıl vermeye devam etsin, okuyacak kişileri de aydınlatsın.


[1] Kutsal Kitap çevirilerin bütün ayrıntılı tarihçesinin Türkçe ve İngilizcesi versiyonları şu linkte bulunmaktadır: https://historyofturkishbible.wordpress.com. Dil Değişir Kelam Değişmez’in önsözü bu tarihçenin kısaltmasıdır.

[2] Eved, ‘köle’ (Yar. 9:25), ‘kul’ (Yar. 9:26), ‘adam’ (Yar. 14:15), ‘uşak’ (Yar. 24:2), ‘görevli’ (Yar. 40:20), ‘ulak’ (Say. 22:18), ‘hizmetkâr’ (Hak. 3:24), ‘komutan’ (1Sa. 18:30), ‘asker’ (1Sa. 22:6), ‘subay’ (2Sa. 11:1), ‘elçi’ (1Kr. 5:1) ve ‘arkadaş’ (2Kr. 9:11) olarak çevrilmiştir. Bazen de aynı anlama gelen, isim olmayan bir ifadeyle çevrildi, mesela ‘hizmetine verdim’ (Yar. 27:37) ve ‘buyruğundaki’ (2Sa. 10:19).

[3] Bazı tarihçeler 1665, bazıları da 1666 yılında bittiğini anlatır.

[4] 1666 ile 1888 arasında çevirilerin bir sürü farklı başlığı vardı. Ama hepsinin 1666 ilk çevirisiyle bağlantıları vardır. Bu yüzden bu yazıda 1888 revizyonunun başlığı olan ‘Kitabı Mukaddes’ hepsinin başlığı olarak kullanılmaktadır.

[5] Bu çevirilerin hepsi OsmanlicaKelam.net ve İncil.info’da bulunur.

[6] Aslında Kutsal Kitap’la birlikte birçok aynı yıllarda çıkan Tanrı’lı çeviriler çıkmıştır ama o çeviriler Kutsal Kitap’a çok benziyor ve Türkiye kiliselerin tarafından pek kullanılmıyorlar diye bu tabloya dahil edilmemişler.

[7] “Eski Çeviri” olarak bilinen Kitabı Mukaddes’te tırnaklar ve bazı eski imla bulunduğu için bu yazıda Kitabı Mukaddes Şirketi tarafından düzenleniyor Kitabı Mukaddes Revizyonu’ndan alıntı alınmıştır. 1941 Kitabı Mukaddes ile revizyonunun arasında farklılıklar yalnız imlayla ilgidir.

[8] Cenab, bir saygı ifadesidir. Bari, ‘yaratan’ demek.

[9] Toplam 16 tane bulunma var. Fakat 8 tane ‘efendi’ anlamıyla büyük bir insanı kastediyor, Allah’ı kastetmiyor.

Steven Keith Woodard Jr.

1 Yorum

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.

Bizi takip edin!

Sosyal medya hesaplarımızdan bizi takip ederek dergimizle ilgili son güncellemelerden haberdar olabilirsiniz.

Your Header Sidebar area is currently empty. Hurry up and add some widgets.