Tahrif İlkesi
Bugün çoğu Sünni Müslüman, Kur’an’dan önceki kitapların bozulmuş olduğunu iddia ediyor. Bu itham, tahrif olarak adlandırılıyor. Türkçe ders kitapları bu doktrini, okul çağındaki çocuklara din derslerinde ve imamlar bunu camilerde öğretiyorlar. Müslüman dünyasında, İncil’in değiştirilmiş veya bozulmuş olması “neredeyse” evrensel bir varsayımdır. Şu şekilde ifade ediliyor: ”Allah, İncil’i İsa’ya indirdi ancak sonradan orijinali kayboldu. Hristiyanlar, 325’te kutsal kitaplarına karar kılmak için İznik’te bir araya gelinceye dek, İncil olduğu iddia edilen tonlarca kitap vardı. Hangisinin orijinal olduğuna dair hemfikir olamadıkları için dört tanesini kabul ettiler: Matta, Markos, Luka ve Yuhanna. İsa’nın Tanrı’nın oğlu olduğunu vs. öğretmek istedikleri için bunlarda karar kıldılar.”
Tahrif Doktrini, tarihe göre, 11.yy’da İbn Hazm’ın yazılarına kadar ortaya çıkmadı.
Müslümanlar, Tevrat’la başlayıp Zebur ve İncil’le devam eden bir dizi vahiyde Kuran’ı son kitap olarak kabul ettikleri için, O kitaplar ve Kur’an’ın bildirileri arasındaki derin çelişkilerde arayı bulmak zorundalardı. Eğer Kur’an, Allah’ın kusursuz kelamıysa ve ondan önce gelen kutsal kitaplarla aynı fikirde değilse; o zaman bunun tek açıklaması, önceki kitapların bozulmuş olduğudur. Bu argümandan yola çıkarak İslam teolojisi, önceki kutsal kitaplar bozulduğu için Kur’an’ın gerekliliğini öne sürdü.
Lakin; Kur’an, İncil’in değiştirildiğini asla iddia etmiyor.
Müjdelemedeki Sorun
Hristiyanlar müjdeyi Türkiye’de paylaşmaya başlayınca, İncil’in değiştirilip değiştirilmediği sorusu kaçınılmaz olarak ortaya çıkıyor. Örneğin birisi İncil’in değiştirildiğine ikna olmuşsa, tabii ki de İsa’nın öğretişlerini ciddiye almak onun için zor olacak ve Kur’an ile İncil arasındaki çelişkileri görünce şaşırmayacaktır.
Bazı insanlarla konuşurken, “Hayır, İncil değiştirilmedi” diye basitçe cevaplayıp Kutsal Kitabın öğretişlerini düşünmelerini istemek yeterli olabilir. Bazıları için ise, daha derin ve teolojik bir argüman gereklidir. Her halükârda; tabii ki tek bir itiraz, müjdeyi paylaşmamızı devam etmekten bizi alıkoymamalıdır. Kutsal Ruh’un, bir insanın yüreğine dokunması için bütün itirazları yok etmesine gerek yoktur. Diğer yandan, imanlılar ve arayışta olanlar için İncil hakkındaki gerçeği bilmek önemlidir. İncil’in değiştirildiğine dair olan genel toplum görüşü değiştirebilseydi, müjdeye karşı duran önemli bir engel ortadan kaldırılmış olurdu.
Suçlamaya Cevap Vermek: İncil Değiştirildi Mi?
Bir Müslüman İncil’in değiştirildiğini iddia ettiği zaman hemen şunu sorabiliriz: “İncil ne zaman değiştirildi?’’. “Muhammed’den önce mi sonra mı değiştirildi?” diye sormak da faydalı olabilir. Eğer bir Müslüman Muhammed’den önce değiştirildiğini iddia ediyorsa, aşağıda belirtilen Kur’an ayetleri bu suçlamaların asılsız olduğunu göstermeye yardımcı olacaktır:
- Kur’an, Allah’ın sözünün değişmediğini söyler: Sure 6.34; 10.64; 50.28-29
- Kur’an, Müslümanların Hristiyanlara İncil hakkında fikir sormalarını emreder: Sure 10.94; 21.7
- Kur’an, Müslümanların İncil’e iman etmelerini emreder: Sure 4.136; Sure 5.46, 68
Allah, insanları bozulmuş bir kitaba yönlendirir mi? Neden Kur’an’da İncil’in bozulduğuna dair bir uyarı yok? Değiştirildi suçlaması neden 11. yüzyıla kadar ortaya çıkmadı? İncil gerçekten tahrif edilmiş olsaydı Kur’an bu konuda bir şey söylemez miydi? Kur’an’da, ‘‘İncil’e iman et ama okuma çünkü bozulmuştur’’ gibi bir ayet bulunmuyor.
Eğer bir Müslüman; Muhammed’den sonra değiştirildiğini iddia ediyorsa, Yeni Antlaşma’nın güvenilirliğini destekleyen el yazması kanıtları nasıl açıklayabiliriz?
İncil’in orijinal dili olan Yunancada, 5000’den fazla erken dönem el yazması mevcuttur. Elimizde olan el yazmaların bazıları MS 125’e kadar dayanıyor ve Yeni Antlaşma’nın en az 230 el yazması, Muhammed’den önce bir tarihe dayanıyor. Birkaç örnek:
John Rylands Fragmanı: Bu el yazmasında Yuhanna İncili’nin bazı ayetleri yazılıdır. Yaklaşık MS 125’te yazıldı. İçerdiği mesaj Batı Anadolu’dan geldiği halde, bu metin Mısırda bulundu. Bu demek ki bu metnin orijinal mesajı 125’ten daha eski bir yıla dayanıyor.
Bodmer Papirüsü: Yuhanna’nın büyük bir kısmını, Yahuda, 1. Petrus ve 2. Petrus’u içerir. MS 150-200 civarında yazılmıştır.
Chester Beatty Papirüsleri: Yeni Antlaşma’nın büyük bir kısmını içerir. MS 250 civarında yazılmıştır.
– Erken dönemde, Yeni Antlaşma’ya ait, diğer dillerde yapılan çevirilere ait 9.000’den fazla el yazması vardır, Arapça, Latince, Kıpti, Aramice, vs.
Elçilerden sonra gelen, “Erken Kilise Babaları” olarak adlandırılan ilk Hristiyan önderler ve yazarlar, 96’da Clement ile başlayıp Eusebius ile 339’a kadar yüzlerce kitap ve yazıt kaleme aldılar. Bu insanlar yazılarında Yeni Antlaşma’dan toplamda 36.000’den fazla kez alıntı yapmışlardır. Başka hiçbir el yazması olmasa dahi, sadece bu alıntılardan, Yeni Antlaşma yeniden inşa edilebilir. Erken dönem Grekçe el yazmalarında şaşırtıcı derecede bir uyumluluk vardır. El yazmaları arasındaki farklılıkların tümü, sadece yarım sayfa kadar bir yer kaplıyor.
Bütün bu eski Grekçe el yazmalarının hepsi yok edilse bile, bahsettiğimiz çevirilere sahip
olurduk. Ve hatta bu çeviriler yok edilse bile, Yeni Antlaşma’nın güvenilirliğine dair, erken dönem Kilise Babalarının yazılarındaki tanıklığa sahip olurduk.
Muhammed’den sonra Eski Antlaşma’nın tahrif olduğu iddia ediliyorsa, bunu kim yaptı? Yahudiler mi? Hristiyanlar mı? Bunu yapabilmek için, o zamana kadar dünyanın her köşesindeki yüzbinlerce metni toplayıp değiştirmeleri gerekirdi. Bu, tabii ki imkânsız olurdu. Ayrıca, Hristiyanlar ve Yahudiler aynı İbranice Kutsal Kitap’ı kullanıyorlar.
Bazı Basit Cevaplar: İncil Değiştirildi Mi?
Sohbeti ilerletmek için bazen basit bir cevap yeterlidir.
İncil’in değiştirildiğine dair hiçbir kanıt olmaması. Kanıtınız var mı?
Tahrif suçlaması, İslam’ın gelişinden sonraya kadar ortaya çıkmayan bir iddia. Sizce neden böyle oldu?
Neden Tanrı bazı kitaplarına sahip çıksın da diğerlerine çıkmasın? Sanki “Allah; Tevrat, Zebur ve İncil’i koruyamadı ve o hatayı Kur’an’da düzeltti.” deniyormuş gibi geliyor.
Eğer İncil’in İsa Mesih hakkındaki tanıklığı doğru değil ise, Kur’an’daki versiyonu destekleyecek herhangi bir tarihsel kanıt var mı? Eğer 1. Yüzyılda gerçekleşmiş bir şeyi öğrenmek istersek, neden 1. yüzyılda yazılmış bir kitap yerine 7. yüzyılda yazılmış bir kitaba inanalım ki?
İncil’in değişmezliği hakkında bazı ayetler:
Arayışta olanların, İncil’in öğretişlerini değerlendirirken bu ayetleri okumaları faydalı olabilir.
Matta 5:18 ‘ Size doğrusunu söyleyeyim, yer ve gök ortadan kalkmadan, her şey gerçekleşmeden, Kutsal Yasa’dan ufacık bir harf ya da bir nokta bile yok olmayacak.’
Luka 21:33 ‘ Yer ve gök ortadan kalkacak, ama benim sözlerim asla ortadan kalkmayacaktır.’ Mezmur 119:89 ‘ Ya RAB, sözün, Göklerde sonsuza dek duruyor.’
İncil hakkında bazı yararlı gerçekler:
İncil, Elçilerin yaşam süreleri içerisinde tamamlandı. (Yuhanna, MS 90’da öldü.) Elçiler, hataları veya sahtekarlığı önleyerek İncil’in derlenmesini denetledi. İsa’nın hayatı ile ilgili her zaman 4 İncil vardı: Matta Markos, Luka, Yuhanna.
İznik Konseyi, Kutsal Kitap’a “karar vermedi.” Konseyler; sadece bir bütün olarak, Kilise tarafından zaten kararlaştırılmış olanı resmi olarak tanıdı.
İsa, peygamber olarak Tanrı’nın sözünü getirmek için gelmedi. O, Tanrı’nın Yaşayan Sözü’dür.
Tanrı, Kutsal Kitap yazarlarına ilham verdi ve onların tecrübelerini ve bireysel bakış açılarını kullanarak kendi sözünü ortaya çıkardı. Hristiyanlıktaki vahiy kavramı, insani yazarın düşüncelerini dahil eder.
[…] İncil Değiştirildi mi? […]
bu kadar bilgiyi okuduktan sonra bu soruyu sormanız daki düşünceniz nedir ?